Ramazan ayı boyunca yüce Allah’ın emir ve yasakları yerine getirildi, oruç tutuldu ve ibadetler yapıldı. Bu ayın sindirim sistemi ve sinir sistemi için bir fizyolojik dinlenme olduğu, metabolizmayı normale döndürdüğü artık bilinen bir gerçeklik. Şimdi gelelim bayramda nasıl beslenmemiz gerektiği konusuna:

Güne kahvaltı yapmadan başlamayın, kahvaltınızın hafif ve her grup besin öğesinden içeriyor olmasına dikkat edin. Daha zinde bir güne ‘’Merhaba’’ deyin.

Yemek yerken besinleri iyi çiğneyin. Azar azar ve yavaş yavaş yiyin, böylece daha az besin tüketerek tokluk hissine ulaşmış olacaksınız.

Hamurlu, şerbetli ve çikolatalı tatlılar yerine sütlü tatlıları tercih edin. Gün içinde yediğiniz ekmekten ve meyve hakkınızdan keserek dengelemeniz mümkün.

Bayram ziyaretlerini mümkünse yürüyerek gerçekleştirin, yakın olan yerler için araba kullanmayın. Asansör yerine merdivenlere yönelin.

Ara öğün yapmayı unutmayın çünkü yapmadığınız da bayram ziyaretlerinde size sunulan kalorisi yüksek tatlıları reddetmeniz kolay olmayacaktır. Evden çıkmadan bir bardak süt ve yanında fındık badem gibi yağlı tohumlar sizi tok tutacak ve ziyaretler sırasında daha az yemiş olacaksınız.

Bayram ziyaretleri sırasında çay ve kahve gibi kafein içeren içeceklerin tüketim miktarına dikkat edin. Bunlar aşırı miktarda tüketildiğinde çarpıntı, kalp ritim bozukluğu ya da mide bozukluklarına neden olabilir.

Sıvı tüketiminize özellikle dikkat edin. İçtiğiniz çay ya da kahve kadar fazladan su içmeye özen gösterin. Ortalama olarak 2-2,5 litreden az su içmeyin.

Yeşil çay tüketimi iştah kontrolü açısından faydalı olacaktır.(Tansiyon problemi olanlar hariç)

Egzersiz ya da spor yapmayı unutmayın. Gün içerisinde fazladan aldığımız kaloriyi yakmamız açısından bize yardımcı olacaktır.

Diyabetliler, kalp hastaları, yüksek tansiyonu bulunanlar ve özel diyeti olanlar beslenme düzenini kesinlikle bozmamalıdır.