Merhaba ben1984 Ürgüp doğumluyum. 
Orta okul ve liseyi Ürgüp İmam Hatip Lisesi'nde ; Üniversiteyi ise Yakın Doğu Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nde tamamladım ( 2009 ). Lisans Eğitimi sonrasında Pozitif Psikoterapi İstanbul Master Eğitimi'ni ( 885 saatlik) tamamladım. Son 2 yıldır da Psikodrama Temel Eğitimi öğrencisiyim. 
 Yaklaşık 9 yıldır meslek hayatının içerisinde yer almaktayım. Evli ve bir çocuk annesiyim.

Evet sizlerle bundan sonra belirli aralıklarla paylaşımda bulunacağım inşallah. 
Psikolog kimdir, kimler neden gider? Deli doktoru mudur, doktor mudur? Sadece konuşur mu, ilaç mi yazar? Müslümanın psikolojisi bozulur mu? Aile içi iletişim sorunu ve çözüm yolları, Evlilik 'te duygusal ve cinsel sorunlar , Ergenlik sorunu ve Aile İçi çatışmalarda çözüm yolları, Sınav Kaygısı ve başetme yöntemleri  gibi konularda birlikte olacağız. 

Bugünkü giriş konumuz kısaca Psikoloji ve Psikoterapi nedir? 
Psikoloji insan zihnini inceleyen bilimdalıdır. Yani "Bilinç, bilinçaltı, algı, duygu, düşünce, tepki  , konularını ele alır. İnsan neye nasıl bakar, kişilik yapısını şekillendiren nelerdir, hangi tip kişilik yapısı neye, nasıl tepki verir? gibi konularda açıklamalar yapar. 
Psikoterapi ise insanın zihinsel süreçlerinde oluşan tıkanmalar, kontrolsüz ya da ifade edilemeyen duygular, duygusal çöküş ya da kaygı sorunları gibi konularda belirlenmiş tedavi teknikleri ile sorunun kökenine inerek çalışır. Psikoterapi bir tedavidir, dolayısıyla amaç konuşup rahatlamak değildir. Sorunla yüzleşmek, sorumluluk almak, sorunla baş etme yöntemleri geliştirmek, kişinin kendi potansiyel ve zaaflarını tanıması, anlaması ve yönetmesinde etkili çözüm yolları sunmaktır.

Toplumumuzdaki en önemli sorunlardan biri psikolojik sorunları delilikmiş gibi algılamak ve Psikolog' a gitmeyi 
" Ben deli miyim de gideyim" gibi ifadelerde bulunmaktır. Psikolog'a aklı dengesinde sorun olanlar değil "olmayanlar" gider. Zira psikoterapide ilaç tedavisi kullanılmaz. 

İkinci bir sorun da " Psikolog benim için ne yapabilir ki" dir. Evet siz istemez ve izin vermezseniz hiçbir şey yapamaz. Zaten böyle bir iddiası da yoktur. Talep olmadan sonuç alınamaz. Ancak kişi talep eder ise kendinin de hayret edeceği kalıcı sonuçlar alabilir.
Bir diğer sorun "Müslümanın psikolojisi bozulur mu?" dur. Malesef din ile bilim bu anlamda birbirinin rakibi ya da alternatifi gibi görülür. Oysa dinin yerini hiçbir şey tutamaz, Din ise insana "Bilimden uzak durun" diye bir emirde bulunmaz. Maneviyat ruh ile, psikoloji ise zihin yapısı ile ilgilidir. Dolayısıyla sağlıklı bir zihin yapısına sahip olmayanların din algısı da bozuk olur.

Toplumumuzda psikolojik sorun yaşayanların oranı neredeyse %80 dir. Bir çok fizyolojik hastalığın kökeninde yine psikolojik sorunlar yatmakta olmasına rağmen insanlar akın akın Dahiliye 'ye, Cildiye' ye gider de Psikolog' a gitmek aklına gelmez, aklına gelse bunu göze alamaz. Oysa sırf psikolojik kökenli  yaşanan nice fizyolojik sorunlar vardır. Ani kilo kaybından tutun, allerjik reaksiyonlara, şiddetli kas ağrılarından, baş ağrılarına bir çok sorunun kökeninde psikolojik sorunlar yatabilmektedir.

Psikolog' a gitmek ayıp değildir,
Psikolog "Deli Doktoru" değildir, tıp doktoru değildir. 
Psikolog lisans eğitimi üzerine en az 5 yıl süren terapi eğitimini tamamladıktan sonra ruh sağlığı tedavisi ile ilgilenen ve Terapist ünvanını kazanan ruh sağlığı uzmanıdır. 
Kalın Sağlıcakla

Psikoterapist/Aile Danışmanı
Psikolog Fatma Çakır Çalışkan