Aile ve Çift Terapisi ve Aile Dizimi Terapisi Nedir? Hangisini Tercih Etmeliyim?
Aile Terapisi tek bir düşünce okuluna veya tek bir kişiye dayanmamaktadır. Bu alanda öncü denilebilecek çalışmalar yapmış Gregory Bateson, Virginia Satir, John Weakland ve Jay Haley gibi önemli isimler bulunmaktadır. Ailelerin terapiye dahil edilmesi fikri ise Bateson’un çalışmalarıyla ortaya çıkmıştır.
Bateson’a göre patoloji, yani sorunun kaynağı birey değil, sistemin içindeki ilişki örüntüleridir. Bu bakış açısıyla birlikte bireyin “sorunlu” veya “suçlu” olduğu görüşü değişime uğramış, aile sisteminin problemleri giderildiğinde bireyin de sorunlarının çözüleceği anlayışı gelişmiştir. Bu yaklaşımda bireyler arası ilişkilerin, bireyin çevresiyle olan ilişkisinin ve bireyin sistemle nasıl bir bağlamda ilişki kurduğunun önemi vurgulanmaktadır. Aile terapisi alanında temel sayılan üç düşünce okulu olan yapısal, stratejik ve sistemik aile terapisinde de bunun vurgulandığı görülmektedir. Bu aile terapisi yaklaşımları genel sistemler teorisinin ortaya koyduğu ilkelere dayanmaktadır.
Genel sistemler teorisinde aile; ortak bir amacı ve duygusal bağları olan en az iki kişiden oluşan, üyelerinin bireysel ihtiyaçlarını ve bütünün genel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla planlamalar yapan bireylerden oluşan bir yapı şeklinde tanımlanmaktadır.
Aile yapısı, kendi içinde alt sistemlerden oluşmaktadır ve kendisi de diğer üst sistemlerin birer parçasıdır. Bu bağlamda insan gelişiminin çevresinden izole bir şekilde gerçekleşmediği; bireyin aile, ev, okul, halk ve toplum gibi yapılarla ilişki içerisinde olduğu vurgulanmaktadır. Yapılar iç içe geçmiş matruşkalar gibidir, diğer insanlarla kurulan anlık yüz yüze etkileşimlerden kültürel inanç sistemlerine kadar uzanmaktadır.
Aile terapistleri, danışanlarını bireysel olarak değerlendirmek yerine bir yapı içindeki bileşen olarak görmektedir. Örneğin, bireyin duygusal bozuklukları ve psikosomatik hastalıkları sadece kendi biyografik çerçevesinde değerlendirilmemektedir. Bireyin deneyimleri, birey ve üyesi olduğu sistem olan aile arasındaki etkileşim ile açıklanmaktadır. Bu nedenle bireysel odaklı terapiler yerine aile ve çift terapisi ve grup terapisi uygulanmaya başlamıştır.
Alman terapist Bert Hellinger tarafından geliştirilen Aile Dizimi Terapisi nispeten yeni diyebileceğimiz bir zamanda, 1990’larda ortaya çıkmış bir terapi yöntemi olduğu iddia edilmiştir. Ancak Aile Dizimi Terapisine psikoloji alanında şüpheyle yaklaşılmaktadır. Bu eleştirilerin altında aile dizimi terapisinin bilimsel çalışmalara dayanmaması yatmaktadır.
Temelde Jacob Moreno’nun geliştirdiği psikodrama ile Virginia Satir’in yarattığı aile heykelinin öğelerine dayanan aile dizimi terapisinde, transaksiyonel analizin kurucusu Eric Berne’nin çalışmalarının da etkileri bulunmaktadır.
Hellinger bu çalışmalardan yola çıkarak özgün bir model geliştirmiştir. Bu model temelde Hellinger’in Sistemik Çok Nesilli Yaklaşımına dayanmaktadır. Bu yaklaşıma göre bireyin hayatındaki bütün ilişkilerde ve bireysel gelişim sürecinde etkilendiği ana bileşen ailedir ve sistem olarak kabul edilen aile, bireyi şekillendirmektedir. Burada aile kavramıyla kastedilen aynı soydan gelen ve akrabalık ilişkileri bulunan kişilerin tamamıdır.
Aile Dizimi Terapisi, bireysel yapılan terapilerin aksine ailenin bütününe odaklanır. Birey, aile sisteminin bir parçası olarak ele alınmaktadır. Aile sistemindeki biri, diğer aile üyelerine bağlıdır ve bir arada olan tüm aile üyelerinin birbirlerinden öğrenecekleri şeyler bulunmaktadır. Aile üyeleri arasında derin bir bağ olduğu ve nesiller boyu süren bir düzenin bulunduğu hipotezi doğrultusunda Aile Dizimi Terapisi yapılmaktadır.
Aile dizimi sistemine göre kimse dışlanamaz veya hiçbir aile üyesi bulunduğu konumu reddedemez. Düzende bir bozulma olduğunda sonraki nesiller bunu düzeltmek zorunda kalacaktır. Bu bağlamda yaşanan psikolojik sorunların bu aile düzeninin bozulmasından kaynaklandığı düşünülür.
Aile Dizimi Terapisi Neyi Amaçlar ve Faydaları Nelerdir?
Aile Dizimi Terapistleri, bu yöntemin aşağıdaki faydalara sahip olduğunu iddia ederler:
● Bozulan aile düzenini onarmak
● Bozulmanın nedenini aile dizimi terapistinin söylenmesini önerdiği çözüm cümlesi ile geçersiz hale getirmek.
● Danışanın içsel dünyasını ve ailesini barıştırmak.
● Bu bozulma sebebiyle ortaya çıkan sorunları azaltmak.
● Danışanın aile sistemindeki yerini ve kendini özdeşleştirdiği kişinin farkına varması
● Bu özdeşimi sonlandırarak kendi yerine geçmesi
Mesela doğumda kaybedilmiş bir ablası olan bir danışanın ailesi, kaybedilen ablasına koyacakları ismi danışana koymuş ve ölen ablasına aldıkları kıyafetleri danışana giydirmiş olsun. Bu durumda danışan farkında olmadan kendini ölen ablasının yerine koymuş ve iki kişilik sorumluluk alıyor olabilir. Aile Dizimi Terapisi esnasında bu durumun ortaya çıkması ile ölen ablasını temsil eden katılımcı “Bulunduğum yerden memnunum. Sen kendi hayatını yaşa ve beni düşünme.” şeklinde bir çözüm cümlesi söylerse ve danışanla vedalaşırlarsa danışan kendi yerine geçerek aile sistemindeki düzensizliği farklı şekilde görmeye başlayacağı düşünülür.
Aile Dizimi Terapisinde duygu, düşünce ve algıların somut temsili ortaya çıkarılmakta ve bunlar dışsallaştırılmaktadır. Danışanın dışsal algısının görüntüsü oluşturulmaktadır. Oluşan görüntüdeki aile düzenine uymayan problemli kısımlara müdahale edilerek problemli görünen imaj iyileştirici bir görüntü ile değiştirilmektedir.
Bu sayede Aile Dizimi Terapisi ile danışan, aile üyeleriyle barışıp onları bulundukları koşullar içinde kabul etmeyi öğrenerek daha anlayışlı bir yaklaşım gösterdiği öneri sürüldüğü ve böylece daha sağlıklı bir iletişim ve yaklaşım tarzı edinen danışanın aile sistemindeki kopan bağlar onarıldığı ileri sürülmektedir. Bu şekilde geçmişte yaşananlara farklı bir bakış kazandırmak hedeflenir.
Aile Diziminden Kimler Yararlanabilir?
Birey tanımış olsun ya da olmasın herkesin bir ailesi ve onu dünyaya getiren ebeveynleri vardır. Dolayısıyla aile dizimi terapistleri herkesin Aile Dizimi Terapisinden kazanım elde edebileceğini ve duygusal açılım kazanacağını iddia ederler.
Aile Dizimi Terapisinde ele alınan konular, aile sorunlarından ibaret değildir. Sürekli kısa süreli ilişkiler içinde olmak, tekrar tekrar aldatılmak, sevmediği bir işte çalışmak zorunda olmak, psikosomatik kökenli bir rahatsızlığı olmak veya hayatını yaşamaya değer bulmamak gibi sebepler de kişilerin Aile Dizimi Terapisine yönelmesinde etkili olabilir.
Ailenin kuşaklar boyu birbirine görünmez bağlarla bağlı olduğu fikrinden yola çıkan aile dizimi terapisi fiyatları terapistin deneyimine, bağlı bulunduğu kuruma, seans sayılarına göre değişiklik gösterebilir. Aile dizimi terapisi seansları bireysel olarak yürütülebileceği gibi grup çalışması olarak da yapılmaktadır. Ancak belirtildiği üzere, Aile Dizimi son zamanlarda özellikle televizyonlarda çok popüler olsa da bu yaklaşımın danışanlara ne kadar faydalı olduğuna dair bilimsel çalışma eksikliği mevcuttur. Dolayısıyla psikoloji alanında Aile Dizimine ciddi ve geçerli şüpheyle yaklaşılır.
Aile sisteminde iki çeşit temel ilişki bulunmaktadır. Biri ebeveynler ve çocukları arasındaki hiyerarşik ilişki diğeri ise çiftler arasındaki iki eşit insanın ilişkisidir. Çift ilişkisi, ebeveyn-çocuk ilişkisinden birçok alanda farklılaşmakla birlikte bu ilişkiden etkilenmektedir. Çocuklar, pek çok sorumluluğa sahip değildir fakat bir yetişkin yaptıklarının sorumluluğunu almalıdır. Bu bağlamda ilişkilerde de artık yetişkin olan çiftler, çocukça sorumsuz davranışlardan ve bakıma ihtiyaç duyma halinden vazgeçmelidir.
Ailedeki doğal düzen çocuğun alması ebeveynin vermesi şeklindedir. Çocuk ebeveyninden yeterince iyi ve yoğunlukta ilgi, bakım ve destek alabilirse gelişim sürecinde ilerleyebilir ve o da kendi çocuklarına bunları yeterince verebilir. Aksi halde düzen bozulacağı için bu durum bireyde yük oluşturur ve bazı sorunlara yol açabilir.
Eşlerden birinin her zaman verip karşılığında çok az alması da sorundur, bu tarz bir al-ver döngüsünde ilişkinin sürdürülebilmesi çok zor olacaktır. Bu bağlamda annesinden yeteri kadar ilgi almamış bir birey ileriki zamanda eşine fazla muhtaç şekilde davranabilir. Çünkü genelde çiftler ailelerinden getirdikleri yükleri ilişkilerine de taşımaktadırlar.
Bu nedenle çiftler arasındaki sorunlar için de Çift Terapisi yapılmaktadır. Çift Terapisi, Aile Dizimi Terapisine kıyasla bilimsel temelleri olan ve psikoloji alanında kabul gören bir terapi yöntemidir.
Yüz yüze seanslara katılamayacak çiftler için online çift terapisi seçenekleri de mevcuttur. Çift terapisi tavsiye vermek üzerine değil, çiftlerin birbirlerini duyup dinleyebildikleri bir alan açmak üzerine kuruludur. Örneğin, duygu odaklı çift terapisi, çiftlerin duygularını açıkça birbirleriyle paylaşmaları ve yaşadıkları sıkıntıları duygularına dayanarak çözmelerini amaçlar.
Kaynakça
Dokur, M., Profeta, Y. (2006). Aile ve Çift Terapisi. İstanbul: Morpa Kültür Yayınları
Duman, N. (2020). Bert Hellinger ve Aile Dizimi Terapisi. Kıbrıs Türk Psikiyatri ve Psikoloji Dergisi, 2(2), 114-119. doi:10.35365/ctjpp.20.02.16
Liebermeister, S. R. (2021). Sevginin Kökleri (Çev. Ç. D. Çakır). İstanbul: Koridor Yayıncılık
Miller, P. H. (2017). Gelişim Psikolojisi Kuramları (Çev. Z. Gültekin). İstanbul: İmge Kitabevi Yayınları
Özburun, N. (2018). Derleme: Genel Sistem Teorisinden Etkilenen Aile Terapisi Modellerinin Karşılaştırılması. Türkiye Bütüncül Psikoterapi Dergisi, 1(2), 172-188.
Santrock, J. W. (2021). Yaşam Boyu Gelişim (Çev. Ed. G. Yüksel). Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık